İnsanlar şuurlarının, şuurları da insanların yani algılarının, algılanmaların tesirlerinde olduklarından. Dikkate değer tesirleşmelerin mühim ve birbirlerine karşı ayrıcalıklı karşı çıkışı, karşı duruşlarındaki amaçları: Özellikle de herkesin kendi dünyalarını oluş tura bilme kararlılıkları adına meydana getire bilmeleri yönünde olduğundan.

İşte sebebiyetler arasındaki bu hareketlilik !! Aslında bir biri arasındaki ilgi, ilinti, bilgi, bilinçli, manalanışı, mümkünü, mühim olanlarıyla mühim olmayanları mücadele, lüzumlu olanlarıyla lüzumsuzlukluları arasında ; fayda getiricilerle zarar vericiler arasında başlatıcı olurlar ki. Aslında bu farklı kesinliklerin ayrıntılarına !! SEBEBİYETLERİN MÜCADELELERİ DENİR.

▪︎▪︎▪Özellikle de böylesine uzunca seyrederek farklı değerlendiriş ve işleyiş kesinliklerini boğucu onca ayrıntılardan çekip çıkarta bilerek olumlu ya da olumsuz her bir anlam kararlılığının unsurlarını - objelerini, subyelerini nedenselliklerinin başında gelenler işte bunlardır diye bilircesine !! Farklı değerlendirilmelerden

yeğlenenleri, kabul görülenleri ya da reddedilenleri doğrulaya bilmiş olarak. Adeta sorulmuşçasına ve cevap verile bilmişçesine doğrulandığın da !! EVET, EVET, bireylerin, toplumların, şehirlerin, ülkelerin, devletlerin, yönetimlerin kendi güven, haz ve hazineleri uğruna !! Kesin varlıklarını kabul ve inandıklarıyla düğümlenişleri noktaların da ; arzu uyandırıcılıklarını düşleye bilmeleriyle. Esas ruhsallıkları denilen özleriyle geçerlilik noktaların da. Kendilerini ifade etmelerine doğrulucu duyarlı tanımlarıyla. Mutlak ya da daimi sürüklenişleri olmuş olan hayat, yaşam, beğeni çabalarında ki en geçerlilik yanları olan fazladan menfaat ve mecburi çıkarlarına taşınmalarının gayelerini... Kendilerine iyi hizmet duyularının ayrıcalıkları olarak göre bilmeleriyle. Kendilerini uyandırıcı ve muhasır eyleyecek kadar bütünüyle hayat, yaşamak gayelerini ısıtıcı olurlar iken !! Birbirlerine karşı hâl, hareket, gönderi, kabul, rest, ret tavırlarını duyularının hizmetlerini takip edebilme arayış ve uygulayışlarıyla. Aslında en geçerlilikleri.olan kendilerine dönük düğümlene bilmelerini bütünüyle gayeleri denilecek kadar duyularının yüksek çıkışlı sevinç ve kazanım maksatlarıyla bütünleşmelerinin mücadelesini verişleridir ki . ASLINDA HİÇ BİR ŞEYİ KAYBETMEK, ISTIR AP ÇEKMEK İSTEMESELER DE. Bunu kesin belirleyen ; SEBEBİYETLERİN MÜCADELELE

RİDİR.

▪︎▪︎▪Açıklık ve başkalaşıcılık değişik düzensizliklerin dinamikleşmeleriyle belirleyici ve düzenleyici unsurlardan mahrum bıraktıklarından. Bakış, görüş, kabul ve karar açılarını doğrudan dürüstlüğe götüremediğinden !! En belirgin özellik ve özelleştirmeyle ; insanlığı birbirine karşı samimi dostluklara götürücü olamaz İşte insanlığın mahrum kalışlarının avcısı olarak ; bireylerin, toplumların, şehirlerin, ülkelerin,devletlerin, yönetimlerin aykırılıklarıyla, ayrıcalıklarıyla, aynılıklarıyla. İstisnalar hariç sahiden büyük bir saygı edebinin dikkatli tanımıyla manalı ya da mübalağalı bir saadet alanını karşılıklı suna bilmek maksadıyla. Çatışmasız ve çarpışmasızca yaşamayı birbirine sevdire bilme çabaları olmamış tır, olmamaktadır, olmayacağın dan !!! İşte özellikle mevcut çoğunluğu olan ayrıcalıklı dünyalarında yaşamanın bölünmüşlüklerini adeta bir dünya saadeti olarak görmeleri : Ruhi ve bedenin düğümlenişli geçerlilikleri olarak kabullenişleriyle yaygınlaşıcı devamlılıklarını maalesef !! Gene karşılıklı birbirine karşı şuur ve algılarının duruluşlarıyla,bulanışlarıyla daimi olmayıcı ifadelere sürüklene sürüklene günümüze kadar gelebilmişlerdir ki . Aslın da buna İNSANLIĞIN KENDİ GERÇE ĞİNİ DUYURMASI UĞRUNA KARŞIT SEBEBİ YETLERİN MÜCADELESİ DENİR iken !!! Bu bağlamında yangın yerleri de düğümlenmeleri de, dünyaları da şuur ve algılarının duruluşlarıyla bulanışlarından dolayı oluşmaları denilir iken. İşte daimi oluşan bu gerçeğin sürekliliğine de SEBEBIYETLERİN MÜCADELESİDİR DENİLMEDE hiç bir yanın olacağını sanmıyorum.

▪︎▪︎▪ Hayat toplum yapılarını hiç değiştirmez. Çünkü yüksek kesinlikler yüksek hedefleri seçer iken. Kendi konumlarını ve kesinlikle ancak kendi varlıklarını sosyo, ekonomik, siyasi, kültürel doğrulayıcı geçerlilikleriyle koruya bilmek ve !! Tüm insani eş anlamlılık gayeleri uğruna koruya bilmekle; güvenli bir yaşam sürdüre bilmek için !! Kesin varlıklarını ve kesin ayrıcalıklarını orta kesimlik şekline ait oluculuğa bir şekilde ki üşüşmeleriyle. İlle de kendilerini anlama ve anlata bilmelerinin özelliklerine uzana bilmek çabasında olan bireyler, toplumlar !! Asıl değerlendirilmelerin de SEBEBİYETLERİNİN MÜCADELERİNE adeta uzana bilmeyi arzulayıcı tutumlara ilgileriyle !! Açılmaları ve anlam kazandırılmaları gereken cesaret, duruş ve duyarlılıklarını kesin tutarlılıkları uğruna nasıl ki esirgemeyi asla istemeye gelmişler ise ; böyle de devam edecek ise. Açık konuşalım ki. Değerli saygınlıklarını, yüreklerinin duyarlılıklarını, bağlılıkların dan vazgeçişlerini, kesin tutarlılıklarına yabancı kalışlarını, silikliklere teslim olarak kesin tanımsız ve önlemsiz oluşlarını, azim yapmayıcı kararlılıklarını, sağlamlık kalelerini kaybetmişçesine yılgınlıklarını, varlıkları uğruna mutlaka gelişmelere çağrışım yaptırıcı başarılar kazanmaya istek duyuşlarını... Birçok yetersizlikler, desteksizlikler ve

değer verilemezlikleri bir şekilde bazı nedenlerden dolayı gelişmiş olanların !! Elbette başarısız ve kazanamaz oluşlarıyla. Prensip öğrenemeyici,aşılamaz zorluklarla özgüven sağlayamayıcılıkla doğru dürüst bir fert bile olamayacak kadar insani - evrensellik özelliklerine bile yakıştırılamayacak kadar yetmezliklere saplanmış, yetersizliklere zorlandırılmış bireylerin, toplumların için !!!

Esas daha zorda kalışlarının müsebbiplerinin

sesli, sessiz, görünür, görünmez yüksek tesirlilik hareketlilikleri SEBEBİYETLERİN MÜCADE

LELERİNDEKİ lehlerine yenilgileridir.▪︎▪︎

▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎

İşte inkâr etmemek gerekir yüksek kazanımla.

Orta ve hiçliği, kim kabullenir ki gerekmeyeni ?

İstemem, niçin, lüzumu yok ki diye diye sayar.

İnsanız, hiç değiliz ya, tutarımız olmasın mı ??

Saygınlıkla, karşılığımız,kararımız olmaz mı ?

Kabul göreceğimiz hayatımızla önceliğimiz.

Gönlümüze yerleştireceğimiz şahsiyetimizle.

Bizi biz edici anlamlı yaşantımız olmaz mi??

Kontrol hissiyatımızla korunamaz mıyız ??

Bakın işte istekler açık arzularımızla sıra sıra!!

Muhabbet beslemiyoruz düşkünlüklerimize.

Gücümüz, kuvvetimiz, çabalarımız hep heba.

Çok pahalı şu dünyada kuvvetin kilogramı !!

Bakın dünyaya çare arıyor şu insanlık elbette!!

Mutlak hayallerinde bile vefa kalmamış olan.

Mevcut yönetim sistemlerinin ellerinizde illâki !!

Dürdükçe düşüyorlar, var mı kurtuluşları ???

Başarı ve beceriyi öne çıkara bilici Asıl ve Asil.

Bir Yönetim Sistemi olmadıktan gayrisi zor !!

Çünkü dünya mecburdur, teşekkürü izlemez !!

Doymaya saygınlığı izler kural budur diyerek.

Yerleşe bilir mi, devam ede bilen kesinliklerin

İçlerine sebebiyetsizliklerin mücadelesizliği ?

Elbette her belirginliğin disiplini olurcasına.

Zaferlerini hep kolaylaştırıcılıkla uğraşıcıdırlar.

SEBEBİYETLERİN Mücadelesi(Yavuz Yurt).

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.