Çorum Özel Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi ünitesinde boyun fıtığı konusunda gereken her türlü tedavinin yapıldığını belirten Opr. Dr. Bekircan Peksoylu ve Opr. Dr. Şahatayi Şahin, "Ünite bünyesinde poliklinik şartlarında ve Cerrahi müdahale ile boyun fıtığı tedavisi hastanın durumuna göre yapılmaktadır" dediler.
Opr. Dr. Bekircan Peksoylu ve Opr. Dr. Şahatayi Şahin boyun fıtığı ve tedavisi ile ilgili olarak şu bilgileri verdiler:
BOYUN FITIĞI NEDİR?
"Travmalar, zorlanmalar, uzun süre hareketsizlik ve diskin yaşlılığa bağlı su kaybetmesi sonucu disklerde aşınma ve fonksiyon kaybı meydana gelir. Diskin dış tabakası aşınarak veya yırtılarak içindeki jelatinöz sıvı, omur ve sinir aralıklarına sızar. Bu klinik tabloya boyun fıtığı (disk hernisi) denir.
BOYUN FITIĞI BELİRTİLERİ
Boyun fıtığı, omurilik ve sinir köklerini etkileyen, en sık hayatın 30-55'li yaşlarda ortaya çıkan hastalıktır. Boyun fıtığının belirtileri fıtığın yerine, hastalığın süresine ve ciddiyetine bağlı olarak değişkenlik gösterir. En sık karşılaşılan boyun fıtığı belirtileri ise şöyledir;
Tek taraflı, kola doğru yayılan bir ağrı,
Parmak uçlarına kadar yayılır ve uyuşma ile beraber seyreden ağrı.
Ağrı ile birlikte yayıldığı kolda kuvvet kaybı.
Ele alınan cisimleri düşürmek
Yürüme güçlüğü ve dengesizlik
Öksürük, ıkınma ve hapşırma ile artan ağrı
BOYUN FITIĞINDA RİSK FAKTÖRLERİ NELERDİR?
Çoğu boyun fıtığı, ani stresin bir sonucu olarak ortaya çıkar. Bu, ani fleksiyon, ekstansiyon veya boyunda bükülme, örneğin bir düşme veya otomobil kazası sırasında meydana gelir. Bazen herniasyonlar haftalar veya aylar içinde yavaş yavaş ortaya çıkar. Bununla birlikte, aşağıdakiler gibi disk herniasyonuna sebep olabilecek risk faktörleri vardır:
Yaşlanma: Yaşlandıkça, diskler yavaş yavaş kuruyarak güçlerini ve esnekliklerini kaybeder.
Servikal omurgada majör veya minör travma öyküsü.
Yaşam tarzı: Düzenli egzersiz yapmama, dengeli beslenmeme ve tütün kullanımı.
Sürekli aynı noktaya bakmak,
Boynu uzun süre aynı noktada tutmak,
Bilgisayar ya da televizyon karşısında uzun süre geçirmek,
Soğuk klima ısısına maruz kalmak
İnce, narin ve uzun boyunlu insanlarda
Boyun fıtığının oluşması pek çok nedene bağlı olmakla birlikte boyun, bele göre daha narin bir yapıda olduğundan, boyundaki deformasyonlar daha erken yaşlarda başlayabilir. Boyun fıtığı, akut ve kronik olarak iki döneme ayrılabilir. Akut dönemde: nukleus pulpozus’un fıtıklaşması veya serbest olarak dışarı çıkması durumu söz konusu iken, kronik dönemde kemikte gagalaşmaların oluşumu (osteofit) veya genel olarak omurga sistemini oluşturan yapıların yaygın dejenerasyonu ile servikal spondilozis adı verilen bir tablo söz konusudur. Ağrı ve uyuşukluğun sıklaşması ve belirli sürede yatak istirahati ile geçmemesi durumunda mutlaka bir beyin ve sinir cerrahına başvurulması gerekir.
BOYUN FITIĞI TANISI
Boyun fıtığı tanısında hastanın detaylı öyküsü ve fiziksel muayenenin önemi çok büyüktür ve sadece bunlarla tanı koymak bile mümkündür. Ama görüntüleme teknikleri ile de boyun fıtığının varlığını teyit etmek ve seviyesini saptamak gereklidir. Boyun fıtığında kesin tanının koyulabilmesi için ayrıntılı nörolojik muayene, uygun radyolojik incelemeler ve gerekli olan durumlarda uygulanan sinir elektrosu tetkiki (EMG) yeterlidir.
Yapılan muayene ile sinir tahribatına ait bulgular yoksa hastaya mutlak yatak istirahatı, ağrı kesici kullanımı ve fizik tedavi önerilmektedir. Ancak sinir tahribatına ait bulguların mevcudiyetinde ve diğer tedavi yöntemlerinin başarısız kaldığı durumlarda cerrahi uygulanır.
BOYUN FITIĞI TEDAVİSİ
Boyun fıtığı tedavisi eğer hastalık hafif şiddette ise istirahat, stresten uzak bir yaşam, ağrı kesici ilaçlar ve fizik tedavi ile yapılır. Ancak boyun ve kol ağrıları ilaç ve fizik tedaviye rağmen geçmiyorsa, hastaların kollarında uyuşukluk, kuvvet azlığı varsa hasta ameliyatla tedavi edilmesi gerekebilir. Günümüzde boyun fıtığı ameliyatları daha başarılı bir şekilde yapılabilmektedir. Uykuları kaçırabilen ve yaşam kalitesini düşüren boyun fıtığının, mikrocerrahi yöntemi ile tedavisi mümkündür. Mikrocerrahi yöntemiyle hastada mevcut şikayetler ortadan, kaldırılmaya ve ağrıdan dolayı düşmüş olan yaşam kalitesi de yükseltilmeye çalışılır."
Arap Kurt