İNSANLIĞIN GÖÇÜŞLERİ

Kesin kararlılıkları sosyo-ekonomik, siyasal, kültürel sorunlarının derinleşmelerinden dolayı; konu, konum,

durum-hâl vaziyetleri açmazlıklara, çıkmazlıklara girmesiyle. Ümit bağlatıcı, gelecek vaat ettirici ve yeniden başlattırıcı olacaklarına inandıran; inandıkları yerlere, şehirlere, hatta ülkelere - dünyanın her tarafına !! Bireylerin, toplu oluşların çekip gitmeleri, kaçıp gitmeleri,bir şekilde iç ya da dışa göç etmeleri - göçmen olmaları, maalesef bu vaziyetler. İnsanlık yapılandı yapılanalı, hassas amma. Çok kullanılan

önemli basamaklarındandır.

••• Evet, sahiden belirginliği anlam kararlılığı oluşturulmasında zorlanılan her şeyin rotasyonu baz alınarak değerlendirilmeye alınır. Pay, her basamağın an lam ve alanıdır. İlgi, esası olan yaşamak geçerliliğidir. İnsan, tabiatına sormaz, sadece meyleder. Yöneldiyse eğer,bir fırsatı var olunca da, çekip gider ki.

Bu gelenek ya da, tarz olmaz; ilgiliyim, cesaretim var da değildir. İlgiliyim, fikirlerimi aktaracağım da değildir. Kimse

kimsenin destanına da ihtiyacı yoktur. İşte hayat bu, insanlar giderken de, göçerken de. Kapsadığı ilgili şeyleriyle; ilgi alanlarına yönlerini dönerek yönelirler ki ! Bu onların hissiyat aidiyetleridir.

••• Tüm hayat alanlarına dair geleceklerini değerlendirici sade bir önemin haricinde farklı düşünüşlerine yargısız

alan arama, yeterli uyum çevresi ve kendilerince tüm beğendikleri unsurları sıralayıcılıkla programlı birer malumatları elbette olan bu insanların. arayışlarının getirileriyle götürüleri !! Elbette doğal olarak süreçlerle olurken. Doğal kanuna göre de insanlık, deneme yanılma yöntemiyle ayrışırlar ancak !! Ayrışmaların bedeli de, nesil ve

zaman kaybı olur. İşte bu girdaplardan kurtulamayan insanlık için zanım, şunları sıralar ki ! Mücadele kazanım olsa da, esas olan haktır. Kimlik, inşa edilendir. Hususiyet, karşı durulmayandır. Statü, varlığını uygunlukla inşa ederek kendisine yöneliştir. O hâl de ilgili bağlılık, zemin tesis etmektir de. İşte böyle olunca. Bir beyin cinsinin gereksiz söylemi olarak Kabil edilmez ise söylerim ki ! Hayatın tüm alanlarını kapsayan bir felsefe düşünülemez.

İnsanlık için, iç ve dış dünyanın izahı bellidir. Herkesle tam uyum sistematikliği içeren teoremlerle kurula bilen sistem oluşturulamaz. Dar hayaller yanıltıcıdır. İnsanların göçüşlerinden evvel gider, kanunlar, kurallar, kaideler.

•••İşte istekleri kuvvetlendirici kalite katmayla varlıklarını kendilerine, çevrelerine daha hissettiricilikleri uğruna. Çok yönlü hayalle hedefleyişleri uğruna boşalmış gibisine olan ! Günümüzün köyleri, kasabaları, mezraları, ilçeleri hatta bazı ufak şehirleri. Elbette topluluklarını oluşturacak kadarki insanlarını göç vermişlerdir ki.

••• İşte bu in sanların, içten ve dıştan sergilemek istedikleri hedeflerinin genel tutarlılık izahları da !! Sosyo-ekonomik, si yasal, kültürel hedeflenişleriyle yaşantılarına kalite belirleyicilik kaynaklarına ulaşabilmeleri için : Anlamlarını, anlamlandırma arını kendilerince doğru, uygun kabullendikleri yerlere - yörelere, şehirlere, mekanlara - memleketlere, yüksek kentlere göç edenlerin; elbette şartlarına, ortamlarıyla istikbal ve istikrarlılıklarına kendilerini doğrultucu olunuşları, oluşları kesindir ki !!! İşte buna insanlığın, şu dünya da istikrar ve istikballeri uğruna yer bulma arayışı çabası denir.

••• İnsan lığa dair tam bir evrensellik olan bu önermenin harcında, bilicin ruh hali olarak. Ver elini gurbet, tut elimden hasret varlığı da sahiplenilmiş oluyor doğrusu. Elbette gönül ister ki, herkes iyi olsun, iyi kalsın. Kısaca herkes hayata bağlılığının gerekenleriyle olabilecek kadar ! İmkan ve olanaklara sahip olsun ki. Hayat yasalarının etkisi evrenseldir ve ! Asla ayrıştırılamazlar.

••• Kendilerine temennileri olma yanlar, beklentilerinin algı ve hislerini oluşturamadıklarından ! Gerçek başarıyı düşünücü kalite ye yönelemezler. Çükü düzgün başarı, sadece ihtiyacın

yükselişinden değil de. Ulaşılması gereken manaya -asalete de, ciddi pay düşürücü olmalıdır ki !! İşte insanlığı tuzak çıkmazlarından koruyan yüksek tanımın temel üniforması budur. Ciddi kaynaşımın kalite eğilimi de budur ki. Böylesine hareketliliklerini oluştura bilen bireyler, toplumlar için ; nerede, hangi yer de, hangi şehir de yaşayış ya da yerleşiklikleri olursa olsunlar !!!!

Sağlıklı etkinlikleri uğruna, bulundukları yer ve şehirleri olumlu etkileyici unsurlar üzerinde, yaşantıların da kendilerini göstere bilerek varlıklarının devamlarını sağlaya bilmelerini tanımlayıcı hak ediş yoğunluğunun da. Kendi yön ve yönelişlerine akışlarını sağlayıcı stratejilerini ! Gene kendilerine sağlam hakimiyetleriyle; Özellikle de yaşadıkları, iç ya da dış göçle yerleşik oldukları beton yığıntılaşmış olan

şehirlerin de. Temizce havalanmalarına katkı sağlayıcı olurlar ki. Bu da onların yerleşim VEFA göstergesidir ki.

Aksine olanlar, göç ettikleri yerleri, şehirleri dejenere etmelere hizmette bulunarak göçleri, HİÇLERİ olur.

ey insanlık, dayanasın be !!! Elinden geldiğince, güçlü olmak için. Mutlaka bulacaksın, yarım kalmasın. Mesafelerin kaybolmasın, zihnin ile !

Saygınlığınızı herkes görecektir, inan.

Hayat tuzaklarla doludur, kim den mi?

İnsanın kendinden bile, şayet yok ise.

Hayat kurar, sizlere tuzağın kralını !!

Hem de, verdiklerini geri isteye, isteye.

İnsan iş yapmak ister, kazanımı için.

İşte o zaman, harekete geçici olurlar.

Tüm davranışları yüklenir, çıkarlarına.

Muhabbet edelim de, sakın ha sakın !

Minnet etmeyelim diye, içten içe iyice.

Elbette boş değil de, yararlılık içindir!

İnsanlığın imana bile, hevesli oluşları.

Kutsaldır şükürle şükranlık samimiliği.

Herkes istiyor bunu, nameler ayrı, ayrı.

Şu hayatta, kimi cefa buluyor sefayla.

Kimileri de, sefa da buluyor cefalarla.

Mesafeler, çatışır olmuş gerçekten !

Bunlar olmuş, insanlığın durmaz hali.

Ayrıştırmalar da cereyan vardır diyene !

Dikkat, sakın sınırı geçmeyin yazana

İnsanlığın hep zaafıdır, maalesef öyle.

İlgileri çok zayıftır, zihin levhaların .

Saymak gerek yoksunluğun öndesini.

Medeniyetin kurtçuğu irfansızlıkları.

Görüntüler yoğunlaşırlar bakışlarla.

İnsanlık nice göç verdi, nice çıkışlar.

Değişmedi inan ki, devamı her şeyin.

Ne arar isen hem de, istenmediğin ce.

Dopdoluca, şu dünyanın yörelerinde.

Kaçanlar, göçenler, bırakıp ta gidenler.

İşte heveste var, bunun her yerinde .

İnkâr edilse de neye yarar ki, ortada.

Herkes istiyor, her şeyin en iyisini de !

peşine düşmüştür aslında.

Asıl-Asil Bir Yönetim Sistemin, işte .

Her zamanlarda gidişlerle, kaçışlarla.

Göçlerle, kapılara dayanışların nice.

Riskli, yorgun, zevalliklerle nice, nice.

Kırılan onur yaralarıyla (Yavuz Yurt).