Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank yaptığı açıklamada, Yönetim Kurulu Başkanlığı Ahmet Ahlatcı'nın yaptığı Ahlatcı Holding bünyesinde Nanografi Nano Teknoloji firması tarafından geliştirilen Intranazal yerli aşının insan deneylerine Nisan ayında başlanmasını beklediğini ifade etti. Varank'ın açıklaması sonrası Türkiye, Intranazal aşının özelliklerine odaklandı. Enfeksiyon Hastalıkları ve Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Gülgün Dilek Arman Intranazal aşıya ilişkin çok özel açıklamalar yaptı. Arman, Intranazal aşının virüsü giriş kapısında öldüreceğini, bunun çok önemli olduğunu ifade etti.
Türkiye, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank'ın duyurduğu Intranazal aşı modelin konuşuyor. Konuya ilişkin merak edilenleri Sabah.com.tr yazarı Onur Şahanoğlu Enfeksiyon Hastalıkları ve Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Gülgün Dilek Arman'a sordu. Arman, aşı ile ilgili dikkat çeken bilgiler paylaştı. İşte Intranazal aşı ile ilgili çarpıcı detaylar...
"MAYMUNLAR VE FARELERDE DENENİYOR"
Arman Intranazal Covid aşısının canlı virüs verme yöntemi ile olmayacağını, farklı bir teknik üzerinde çalışıldığını belirtti. Arman, "Hayvan deneylerinde maymunlar ve fareler tercih ediliyor. Hayvan deneylerinde önemli başarılar elde edildiği, virüsün engellendiği belirtiliyor." ifadelerini kullandı.
"BU YÖNTEMLE AŞI ÜRETMEYE ÇALIŞIYOR"
Intranazal aşının oldukça önemli bir yöntem olduğunu ifade eden Prof. Dr. Arman, "Intranazal aşı çalışmalarında tek hedef Covid-19 değil. Virüsün dışında grip için de aşı çalışmaları var. " dedi.
"VİRÜSÜ GİRİŞ KAPISINDA ÖLDÜRÜYOR"
Intranazal aşının en önemli özelliğinin virüsü giriş yolunda öldürmek olduğuna vurgu yapan Arman, "İnaktif aşılar üretimi en zor aşılardır. Çin'in ürettiği aşı bu anlamda en zor aşıdır. BionTech'in ürettiği aşı görece en hızlı üretilen aşıdır. Bu Intranazal denilen aşı yöntemi ise orta güçlükte üretimde bir aşıdır. Aşının en önemli özelliği virüsü giriş kapısında öldürmektir. Bu nedenle salgının sona ermesi için oldukça başarılı bir yöntem olarak görülüyor." dedi.
"DAHA AZ MİKTARDA DOZ İLE BAŞARI ELDE EDİLEBİLİR"
Dünyanın kitlesel aşılamada zorlandığı günlerde bu aşı yönteminin çare olabileceğini ifade eden Arman, "Uzmanlık gerektiren bir aşı değil. Bir hemşire ya da doktor gerekmiyor. Kitlesel aşılamaya büyük katkı sağlar. Kişiler evde aşıyı burun yolundan kendisi alabilir. Virüs giriş kapısında öldürüleceği için çok daha az doz ile başarı elde edilebilir diye düşünüyorum" diye konuştu.
ALERJİ RİSKİ OLUR MU?
Burun yolundan tüketilmesi nedeniyle alerjik bir reaksiyonu olup olmayacağına da cevap veren Arman, "Aşının alerjik bir etkisinin olacağını sanmıyorum. Burundan alınması nedeniyle bir nebze hapşırık yapabilir. Belki bu nedenle dozun bir miktarının ziyan olması durumu olabilir. Ancak kullanım anlamında kolaylığı ile kitlesel aşılamaya büyük katkı sağlayacaktır. Daha az dozla daha büyük etki görülebilecektir." ifadelerini kullandı.
VARANK'TAN INTRANAZAL AŞI AÇIKLAMASI
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın Türk bilim insanlarının girişimiyle Faz-1 çalışmalarına başlanacağını duyurduğu burundan sprey olarak uygulanan 'İntranazal Covid' aşısıyla ilgili Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank açıklama yaptı.
Bakan Varank, tüm klinik aşamaların tamamlanması durumunda bu yeni aşı türünün yıl içinde kullanıma sunulmasını beklediklerini duyurdu.
"VİRÜS İLE DAHA ETKİN MÜCADELE EDECEK"
Varank, Yönetim Kurulu Başkanlığını Ahmet Ahlatcı’nın yaptığı Ahlatcı Holding bünyesinde çalışmalarını yürüten Nanografi firmasının, nano teknoloji alanında başarılı çalışmalar yaparken pandemi döneminde aşı alanında da çalışmaya başladığını hatırlattı.
Varank, "Nanografi çatısı altında faaliyet gösteren bilim insanları, klasik aşılardan farklı olarak burundan sprey olarak uygulanacak yenilikçi bir aşı türü geliştiriyorlar. ODTÜ, Hacettepe, Gazi ve Ankara Üniversitelerinin altyapı, bilimsel beceri ve akademik tecrübelerinin katkılarıyla Türkiye'nin ilk intranazal yerli aşı geliştirme çalışmaları devam ediyor. Bu aşı mRNA ve inaktif aşı teknolojisinden farklı olarak protein temelli olarak tasarlandı. Burundan uygulanan aşı, virüsün insanları enfekte ettiği yolu takip ettiği için bu teknolojinin virüs ile daha etkin mücadele edeceği öngörülüyor. Bu aşı türü, mutasyon durumunda çok hızlı bir şekilde yeniden modelleme ve salgının olası ilerleyen seyirlerinde elimizi güçlendirme potansiyeline sahip" diye konuştu.
"NİSAN AYINDA İNSAN DENEYLERİNE BAŞLAYACAĞIZ"
Varank, preklinik aşamaları başarıyla tamamlanan ilk intranazal yerli aşı adayı için çok kısa bir süre sonra Faz-1 insan denemelerine başlanacağını vurgulayarak, "Nisan ayında insan deneylerimize başlayacağız. Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu'nun onayı bekleniyor. Tüm klinik aşamaların tamamlanması durumunda bu yeni aşı türünün yıl içinde kullanıma sunulmasını hedefliyoruz. Bu tür yenilikçi ve çözüm odaklı çalışmalar yürüterek ülkemize hatta tüm insanlığa katkı sağlama gayretinde olan Türk bilim insanlarımızı buradan tekrar tebrik ediyorum" diye konuştu.
www.yaylahaber.com.tr